Battlefield 4 Multiplayer İnceleme

Battlefield 4 Multiplayer İnceleme

Birine FPS ve online dediniz mi alacağınız yanıt çoğunlukla iki oyundan birisi olur: Call of Duty ya da Battlefield. 
PlayStation 3 ve Xbox 360 neslinde konsollar bazında online oyun liderliğini eline alan Call of Duty rakibine karşı oldukça önemli bir avantaj yakalamıştı. O dönemlerde Bad Company ile devam eden Battlefield serisiyse daha çok hayranları tarafından ilgi görüyordu. Ardından Battlefield 3 çıktı ve işler değişti. Battlefield 3 ile birlikte yeni oyuncuları kendinde çekmeyi başaran DICE, bazı eski oyuncularından eleştiriler alsa da Battlefield 3’te başardıklarına serinin dördüncü oyununda devam ediyor.
(Oyunun hikaye moduna ait inceleme, video inceleme ve İlk 8 Dakika için Battlefield 4 İnceleme sayfasına bakabilirsiniz.)
[video=youtube]

Birine FPS ve online dediniz mi alacağınız yanıt çoğunlukla iki oyundan birisi olur: Call of Duty ya da Battlefield. 

PlayStation 3 ve Xbox 360 neslinde konsollar bazında online oyun liderliğini eline alan Call of Duty rakibine karşı oldukça önemli bir avantaj yakalamıştı. O dönemlerde Bad Company ile devam eden Battlefield serisiyse daha çok hayranları tarafından ilgi görüyordu. Ardından Battlefield 3 çıktı ve işler değişti. Battlefield 3 ile birlikte yeni oyuncuları kendinde çekmeyi başaran DICE, bazı eski oyuncularından eleştiriler alsa da Battlefield 3’te başardıklarına serinin dördüncü oyununda devam ediyor.
(Oyunun hikaye moduna ait inceleme, video inceleme ve İlk 8 Dakika için Battlefield 4 İnceleme sayfasına bakabilirsiniz.)
(Battlefield 4 multiplayer serimize ait tüm videoları Battlefield 4 Multiplayer Oynuyoruz sayfasından bulabilirsiniz.)
“Hanım, Koş Bazukamı Getir”
Rakibi Call of Duty’ye göre daha gerçekçi savaş ortamı ve atmosferi sunan Battlefield serisinin en vurucu noktalarından biri yıkım özelliğiydi. Bad Company 2’deki gördüğünüz her betonun yıkılabilir olmasından sonra Battlefield 3’te yıkımların azalması bolca eleştiri almıştı. Battlefield 4’te bunun önüne Levolution sistemi ile geçeceğini söyleyen DICE, BF3’e göre daha kapsamlı yıkılabilir ortamlar yapmayı başarmış. Tabii ki şehir meydanında geçen haritalarda gökdelenlerin her birini yıkamasanız da yanınıza üçüncü silah olarak bomba atar aldığınız için pişman olmayacağınızı söyleyebilirim. Evet, belki Siege of Shangai’deki ana gökdelen harici gökdelen yıkamıyorsunuz, ancak oyun alanı kapsamında olan hiçbir yer artık sağlam değil. Çoğu küçük çaplı ve iki-üç katlı bina başınıza çökebiliyor. Ayrıca duvarlar da BF3’teki gibi önceden hazırlanan bölgelerin parçalanmasından ibaret değil. Siperleri bile kurşunlarınızla tek tek yıkabiliyorsunuz.
Yıkımların etkinliğini arttıran bir diğer öge de çevredeki detaylar. Haritalar artık daha dolu. Bu sayede betonların ve tahta duvarların yanında camlar, bardaklar, kağıtlar, sandalyeler, masalar ve daha sayamadığım bir sürü nesne etrafta bulunuyor. Oyunun sonlarına doğru haritaya bir kez daha göz attığınızda karşınızda farklı bir harita bulabilirsiniz.

Haritalar Daha Değişken
Haritaların şeklinden şemalinden bahsedelim biraz da. Genel olarak Battlefield 3’tekine benzer bir seçim yapılmış burada. Operation Metro tarzı kapalı alanlarda geçen (ama onun kadar başarılı bulmadığım) Operation Locker, araçlarınızla seyahate çıkabileceğiniz genişlikteki Golmud Railway, gökdelenlerle dolu Dawnbreaker ve son saydığım iki haritanın arasını bulmaya çalışan Lancang Dam gibi toplam 9 harita bulunuyor. Bu dokuz haritanın içerisinde iki harita farklı yapılarıyla öne çıkmayı başarmış. Flood Zone’da bol bol apartmanların damlarında vakit geçiriyorsunuz. Aşağıda ise sizi sel götürmüş sokaklar bekliyor. Paracel Storm ise okyanustaki adacıklarda geçiyor. Maçın sonlarına doğru günlük güneşlik havanın fırtınaya doğru dönmesi de oyuna ayrı bir hava katıyor.
Hazır haritalardan konu açılmışken favori haritalarımı da söyleyeyim. Battlefield 4’te geçirdiğim 50 saatlik savaş sonunda (savaş daha yeni başlıyor) en sevdiğim haritalar Paracel Storm, Rogue Transmission, Golmud Railway ve Zavod 311 oldu.